Fethullah Gülen Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında aralarında Boydak Holding sahip ve eske yöneticilerinin de bulunduğu 67 sanık, ikinci kez hakim karşısına çıktı. Polis davanın görüldüğü adliye çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı.
FETÖ/PYD soruşturması kapsamında aralarında Boydak kardeşlerin de olduğu 28´i tutuklu, 30´u tutuksuz, 9´u firari toplam 67 sanık, 70 gün aranın ardından ikinci kez hakim karşısına çıktı. Cezaevi ring aracı ile Kayseri Adliyesine geniş güvenlik önlemleri altında getirilen tutuklular, davanın görüleceği konferans salonuna alındı. Toplam 771 sayfalık iddianamesi bulunan davanın bugün yapılan ikinci duruşmasında tutuklu sanıklardan Boydak Holding eski Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak, Boydak Holding eski CEO´su Memduh Boydak, Boydak Holding eski Yönetim Kurulu üyeleri Şükrü Boydak, GESİAD eski Başkanı Hamdi Kınaş, işadamları Necmi Somtaş, Nurullah Sarıöz, Halit Gazezoğlu, Arap Ali Aksoy ve Haşim Emirdağ, Ankara Sincan ve Keskin Kapalı Cezaevinden; Boydak Holding eski Yönetim Kurulu üyesi Murat Bozdağ, Kayseri Ticaret Odası eski Meclis Başkanı Mehmet Filiz, muhasebeci Mehmet Fındık, Kayseri Mobilyacılar Derneği (KAYMOS) eski başkanı Mahmut Alak, işadamları İsmail Tuna, Mustafa Ahi, Kimse Yok mu Derneği eski başkanı Hacı Osman Büyükata ile Adem Çelik, Mehmet Albayrak, Nurullah İlgün, Abdullah Haskahraman ise Nevşehir Kapalı Cezaevinden getirilerek mahkemede hazır bulundu.
Davanın 1 Kasım 2016´da yapılan ilk duruşmasında, tutuklulardan Boydak Holding Yönetim Kurulu üyesi Bekir Boydak, holdingin eski Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak´ın oğlu İlyas Boydak ve işadamı Mehmet Karakaya adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. Bekir ve İlyas Boydak ve Mehmet Karakaya da davanın ikinci duruşmasına tutuksuz olarak katıldı.
Ses, Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden ise duruşmaya tutuklu sanıklardan Yahya Karadeniz ( Eskişehir), Salih Akay ( Çorum), Metin Çiftçi ( Malatya), Metin Gök ( Kocaeli), Engin Yanık, Ömer Pekşen ve Ömer Yazıcı ( Trabzon) katıldı.
Davada sanıklar, ´Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve başkaca suç işleme´, "Cumhurbaşkanına hakaret´,"Devletin güvenliğine veya anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşmak´, ´Devlet büyüklerine hakaret´, ´ Türkiye Cumhuriyeti hükümetini düşürmeye teşebbüs´, ´Silahlı terör örgütü yöneticisi olma´, ´Resmi belgede sahtecilik´, ´Hizmet sebebiyle emniyete suistimal´, ´ÖSYM Kanununa muhalefet´, ´Terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet´ suçlarından yargılanıyor
Tutuklu sanıklardan Kimse Yok mu Derneği Kayseri Şubesi eski Başkanı Abdurrahman Haskaraman mahkemede yaptığı savunmada, "Yardım düşüncesi ile Kimse Yok mu Derneğinde görev aldım. Başkanlığım döneminde yaptıklarımdan da müsterihim. Faaliyetlerimize dönemin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı methiyeler dizdi. Kayseri´deki yerel yöneticiler destek verdi. Bizi ziyarete gelen yöneticiler ´Keşke herkes sizin gibi olsa´ dediler. Yapılan yardımları FETÖ örgütüne gönderdiğim söz konusu değildir. Devlete karşı muhalif olarak hiçbir şey yapmadım. Birçok kurum ve dernekte görev aldım. Benim görev yaptığım kurumlarda kurumun parasını Gülenist kuruluşlarına gönderdiğimi ispat etsinler Cumhuriyet meydanında asın beni" diye konuştu
Tutuksuz yargılanan Haşim Emirdağ ise savunmasında 23 yıllık öğretmenlik 46 yıllık yaşamında hiçbir örgüte hizmet etmediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gizli tanıklar benim Serhat dershanesinde çalıştığımı söylemişler. Ben ifade edilen ve kanun hükmünde kararname ile kapatılan bu kuruluşlarda, buna benzer kuruluşlarda çalışmadım. İl imamı olarak ifade edilen Sıtkı Baş´ı tanımam. Tanıştığımıza dair en küçük delil bulunması durumunda bana 5-10 yıl değil 100 yıl hapis cezası verin. Askeri sınavlarına müdahale ettiğim şeklindeki ifade gizli tanığın yalanıdır. 46 yıllık yaşam dönemimde terör örgütü ile uzaktan yakından alakam yoktur. Varsa ´Allah benim belamı versin´ ama kesinlikle FETÖ ile alakam yoktur."
Tutuksuz sanıklarda Boydak Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Halit Bayhan gözyaşları içerisinde yaptığı savunmada, "Ben milli görüşçüyüm. FETÖ´ye hayatım boyunca karşı durmuş bir kişiyim. İddianamede yer alan kişi ve kurumlara yardım yaptığım iddiası asılsızdır. Ben 57 defa İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH)´ya yardım yaptım. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. 5 aydır yargılanıyorum, kimse işe almıyor, evime ekmek götüremiyorum" diye konuştu.
Yargılama sonunda söz alan müşteki-sanık İsmail Arıcı, Halit Bayhan´a"Bir ay önce holdingden para alınmış ve kamera kayıtları silinmiş " diye soru sordu. Bunun üzere söz alan Bayhan, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını belirtti.
Başka suçtan dolayı tutuklu bulunan ve dosya birleştirilmesi nedeniyle davaya sanık olarak getirtilen Yahya Karadeniz ve Salih Akay da üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmeyerek, suçsuz olduklarını beyan ettiler. Mahkeme, duruşmaya öğle arası verdi
