Kayseri Baro Başkanı Cavit Dursun, "Yeni adli yılın, ülkemizde hukuki güvenliğe, hızlı, adil, bağımsız ve tarafsız bir yargıya vesile olmasını temenni ediyoruz" dedi.
5 Eylül´de fiilen başlayacak yeni adli yıl ile ilgili yazılı açıklamada bulunan Kayseri Baro Başkanı Cavit Dursun, "Yeni adli yılın, ülkemizde hukuki güvenliğe, hızlı, adil, bağımsız ve tarafsız bir yargıya vesile olmasını temenni ediyoruz. Ancak bu temenninin gerçekleşmesi için toplumdaki her kesimin emek, çaba, özveri ve inancına ihtiyacımız bulunmaktadır. Siyasî irade ve devlet yöneticilerinin, Yargı erkinin eşitler arasında birinci erk olduğuna, Hukukun Üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkelerine, adalet, Savunma ve eşitlik kavramlarına ve evrensel yargı kurallarına inanmaları ve saygı göstermeleri şarttır. Toplumun tüm katmanlarının adalet, savunma, eşitlik ve Hukuk ihtiyacını en üst perdeden talep etmesi elzemdir" dedi.
Tüm hukukçuların menfaat, makam, ikbal ve siyasi görüş, güç, tarikat, cemaat ve mezhepsel konu, grup ve sübjektif hususlara bakmadan ve takılmadan, sadece ve sadece evrensel ve mesleksel adalet, savunma ve yargı ilkelerine inanmaları ve bu uğurda savaşmaları en temel kural ve ilke olması gerektiğine değinen Dursun, şöyle devam etti:
"Hâkim, Cumhuriyet Savcısı ve Avukatlar, aynı yolun yolcusu ve hizmetkârları olduklarını unutmadan, hukukun tüm evrensel ilkelerini benimseyerek, meslek kurallarına tam bir inanmışlık ve adanmışlıkla, beşer olan hiçbir şeyin önünde eğilmeden, korkmadan ve çekinmeden görevlerini ifa etmeleri gerekmektedir. Tüm Hukukçuların hiçbir menfaat, makam, ikbal, siyasi görüş, güç, tarikat, cemaat ve mezhepsel konu, grup ve sübjektif hususlara bakmadan ve takılmadan, sadece ve sadece evrensel ve mesleksel adalet, savunma ve yargı ilkelerine inanmaları ve bu uğurda savaşmaları en temel kural ve ilkemiz olmalıdır. Tüm insanlarımızın, kendileri ya da grupları için değil, herkes için evrensel ve ilkesel adalet anlayışını benimsemesi vazgeçilmezimiz olmalıdır. Evrensel, milli ve dini tüm hukuk, yargı, savunma ve adalet ilke ve değerlerimize sahip çıkmalı, birleştirmeli ve uygulamalıyız. Ancak ve ancak bu şekilde, milli birlik ve beraberliğimizi, millet ve insan olarak varlığımızı, hukuki güvenlik ve huzurumuzu sağlayabiliriz. Ya tüm bunlara inanarak ve uygulayarak hep birlikte var olacağız, ya da tüm bunlara uymayarak ve ihlal ederek hep birlikte yok olacağız. İnsanlık tarihi, milli tarihimiz ve Ortadoğu tarihi bunun geçmiş ve halen yaşayan örnekleriyle doludur. İbret ve ders almalıyız. Devletimize, Cumhuriyetimize, Cumhuriyetin kurucu değerlerine ve Evrensel İlkelere sahip çıkmaktan başka yolumuz ve çaremiz yoktur.
