İnsanlar arası ilişkilerde en önemli ve temel faktör sevgi ve saygıdır. Ruhun gıdası olan sevgi ve güvenin temeli olan saygı ile toplumlar gelişmişlik noktasında önemli yol kat etmekte ve bu temel unsurlar çerçevesinde yaşanabilir bir ortam geliştirmektedirler. Özellikle Türk toplumunda sevgi, saygı, merhamet ve hoşgörü gibi duygular asırlar boyu sürmüş, Türk toplumlarının tarihin her sahnesinde yerlerini almalarında önemli bir görev üstlenmiştir.
Yaşlılarımıza saygı da Türk kültürünün vazgeçilmez bir unsuru olmuştur. Örf ve adetlerimizde yaşlılara saygı, sevgi, merhamet gibi bağlılık duyguları ile yaklaşılmaktadır. Nitekim söz büyüğün, su küçüğün atasözü ve Oğuz destanlarında yer alan büyüğe saygının göstergelerinden biri olan el öpme davranışı kültürümüzün büyüğe ve yaşlılara tarihin her sahnesinde verilen değerin önemli göstergesidir.
Anne, babanızdan biri veya ikisi senin yanında yaşlılığa ulaşırsa, onlara; Öf!' bile deme ve onları azarlama, onlara güzel söz söyle buyuran bir dinin mensupları olarak yaşlılarımıza gösterdiğimiz sevgi, saygı ve hoşgörü bizleri daha da mutlu yarınlara taşıyacaktır. Unutmayalım ki, bir gün herkes yaşlanacaktır.
Bu sebeple, geçmişimizin izinde, bizleri bugünlere getiren ve bizlerle geleceğe yol alırken rehber olarak yanımızda olan büyüklerimize ve yaşlılarımıza verdiğimiz, vereceğimiz değerler ile yarınlara daha bir umutla bakacağımız inancındayım.
Sağlıklı ve aktif olarak yaşlanan bir toplum oluşturmak adına bizlere, sivil toplum kuruluşlarına ve toplum olarak hepimize bir fırsat sunan Yaşlılar Haftasında bir kez daha hatırlatmak isterim ki, bir toplumun hafızası olan yaşlılarımıza, büyüklerimize huzur ve refah içinde yaşayabilmeleri adına çaba ve gayretlerimiz devam etmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle, ülkemizde ve ilimizdeki tüm yaşlılarımızın haftasını kutluyor, huzur, afiyet ve mutluluk içinde aydınlık yarınlar diliyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
